Doğu Anadolu ve İran Gezisi

[sasuta]

Takipteyim. Yolunuz düşer mi bilmiyorum lakin Erzincan'ın Kemaliye eski adıyla Eğin ilçesini mutlaka görmenizi tavsiye ederim.

[gokhans]

diyarbakirda 2. günümüz
sabah dün gidemediğimiz Mar Petyun Keldani Kilisesini ziyaret ettik. Sonra Hasan Paşı Hanında meşhur Diyarbakır kahvaltısı yaptık. Mükemmeldi
Sonra Mardin kapısı giderek, Diyarbakır Surlarına tepesine çıkarak, şehri farklı bir açıdan izledik. Urfa kapısına kadar sur üzerinden yürüyüp, aşağı indik. ordan Meryem Ana Süryani Kadim kilisesini gezdik. Papazın kızı ile güzel bir sohbetimiz oldu. Parlı Sefa caminden sonra İç kaleye gitmek istedik fakat restorasyon sebebi ile kapalıydı. Hz. Süleyman camisini ve 27 şahabe türbesini gezdik.
Akşam yemeği için Selim Amcanın Sofrasında Kaburga dolması yedik. Lezzet için söylenecek kelime bulamıyorum, kendimden geçtim yemekten sonra Saim Kadayıfçısında cevizli burma kadayıf yedik. Sülüklü Handa yine Diyarbakıra özgü menengiç kahvesi ile kapanışı yaptık.





iPad 'den Tapatalk aracılığı ile gönderildi

Fotoğraf gezisi olduğuna emin mısınız yoksa gnam gnam anadolu mu:))

[lionyigit]

Sasuta, Erzincan rotamizin uzağında kalıyor. Başka zaman kısmet olur inşallah. Öneri için teşekkürler.
Gokhans hocam, valla Diyarbakır'daki tüm tarihi yerleri gezdik ama buranın mutfağını tatmamak ve paylasmamak haksızlık olur. Lezzet duraklarıni izlermisiniz bilmem ama sadece diyarbakır için 3 bölüm çektiler haziran ayında. Tek üzüntüm Meftune yiyemeden ayrılmak. Bu yemek ev yemeği olduğu için lokantalarda bulmak çok zor.
Şimdi Batman'a doğru yoldayız. Ordan Hasankeyf'e gideceğiz.

[gokhans]

Sasuta, Erzincan rotamizin uzağında kalıyor. Başka zaman kısmet olur inşallah. Öneri için teşekkürler.
Gokhans hocam, valla Diyarbakır'daki tüm tarihi yerleri gezdik ama buranın mutfağını tatmamak ve paylasmamak haksızlık olur. Lezzet duraklarıni izlermisiniz bilmem ama sadece diyarbakır için 3 bölüm çektiler haziran ayında. Tek üzüntüm Meftune yiyemeden ayrılmak. Bu yemek ev yemeği olduğu için lokantalarda bulmak çok zor.
Şimdi Batman'a doğru yoldayız. Ordan Hasankeyf'e gideceğiz.

Harika, hem lezzet, hem fotoğraf durakları, tam yol devam., ilgiyle okuyor, gitmiş kadar oluyoruz sayenizde

[lionyigit]

teşekkürler

3. gün
diyarbakırda kürt böreği ile kahvaltımızı yaptıktan sonra, Batman'a doğru yola çıktık. Batman'a vardıktan sonra Hasankeyf minibüsüne bindik. Hasankeyf'de otele yerleşip, dışarı çıktık. yaklaşık 3 sene önce kaya düşmesi sonucu birinin ölmesi yüzünden esas gezilecek yerleri gezemedik. Devletimiz sağolsun, gerekli önlemleri almak yerine direkt kapatıp işin kolayına kaçmış. Nehrin üzerindeki yıkık köprülerden ortadaki olanının etrafı komple iskele ile kapatılmıştı. sebebi ise köprüleri korumak için cam ile kaplıyacaklarmış. artık sular altında kalınca millet dalar görmek için
aşağıda fotoğrafını çektiğim minarenin hoparlörünün seviyesine kadar sular altında kalacakmış Hasankeyf. Halk Yeni Hasankeyf'e taşınacakmış. sular altında kalmadan uzaktanda olsa görmekte fayda var.
akşam manzara karşısında Sebot adını verdikleri nehir balığı yedik. Çok leziz bir balıktı.
yarın Midyat ve Savur yapmayı planlıyoruz.




iPad 'den Tapatalk aracılığı ile gönderildi

[Pentax Star]

konuyu agzimin suyu akarak okudum:)

[lionyigit]

4. gün
sabah hasankeyfi köprüden geçip karşı kıyıdan görelim dedik.
köprüden geçerken Bilal adındaki üniversite öğrencisi ile karşılaştık. Kendisi bize ufak bir trekking parkurundan bahsetti. biraz düşündükten sonra teklifini kabul ettik.
Kahvaltımızı yaptıktan sonra yola koyulduk. Çok güzel panoramik manzaraları yakaladık. Vadiden geçtikten sonra darphanenin yanındaki tepeye çıktık ve ordan şuan kapalı olan Hasankeyf bölümüne girdik otelden çıkış yaptık ve sonra Midyat'a otostop ile gittik. Savur'a gitmek istedik fakat sadece Mardin'den araç varmış. Otostop içinde ilçe dışına çıkmak gerektiği için ve havada kararmak üzere olduğu için Mardine'e minibüse ile gittik. Couchsurfing sitesinden tanıştığımız Yakup ile buluşup evine gittik. 5 üniversite öğrencisinin kaldığı bir evde Mardin gezisi süresince misafir olacağız
bugün daha çok yolda geçtiği için fazla fotoğraf yükleyemiyorum






iPad 'den Tapatalk aracılığı ile gönderildi

[selman]

Yazık ettiler Hasankeyfe, kalenin içine giriş yasağı kadar saçma birşey yok bahane etmişler o kazayı. Çok fazla tarihi eser var zaten ilerde sular altında kalacak, kalmayan yerlerde ilerde çökecekmiş bari şimdi görsün insanlar. Ama kalenin üstüne çıkamamışsınızdır sanırım bekçi var bildiğim kadarı ile yukarıda bir de.

2010'da açıkken girmiştim ama makine iyi değildi, tekrar ziyaret etmek isterim ama kale açık değilse hiçbir işe yaramaz. Ayrıca aşağıda da restorasyon edilse çok büyük cami, medrese yapıları var görmüşsündür, yıkık halleri bile muazzam. Arka kısımda mağaralar, şelaleler de var, çok büyük bir yerleşim yeri aslında.

Ilıca Barajında devletin bu kadar ısrar etmesi ekonomik olduğu kadar da sanırım terör ile alakalı da ama yazık ediyorlar Hasankeyfe yine de. Çok önemli bir merkez, artık eski fotoğraflarda kalacak.

[lionyigit]

5. gün
Günlerden Pazar ve Mardin'de gökyüzü masmavi ve güneşli.
Eski şehri gezdik.
Kırklar kilisesi, Ulu cami, Zinciriye Medresesi, eski Mardin evleri, sokaklarını, Latifiye Cami, Şehidiye Cami, Sakıp Sabancı Mardin Müzesini gezdik.
Mardin müzesi tadilat nedeniyle kapalıydı. 2 ay süresince kapalı olacakmış. Çarşıda pazar olması sebebi ile pek çok dükkan kapalıydı. Dilek Sabancı Sanat galerisinide gezemedik elektrik kesintisi yüzünden.
Salı günü tekrar eski şehire gitmeyi planlıyoruz













iPad 'den Tapatalk aracılığı ile gönderildi

[lionyigit]

6. gün
Mardin'den 50km uzaklıktaki Savur ilçesine gittik.
Mardin'in minyatürü olan bu ufak ve şirin köy gezmeye değer.
Hacı Abdullah bey konağı gittik ilk başta. konak hem müze gibi hemde aynı zamanda konaklama yeri. Hz. Muhammed'in soyundan olan Hacı Abdullah bey, Savur'a 13.yüzyılda yerleşip, köyün gelişmesinde çok katkılarda bulunmuş. Konakta Neziha teyze bizi karşılayıp, çay ikram etti. Neziha teyzenin 4 oğlu ve 3 kızı ve sayısız torunu var 1 kızı hariç herkes Savur'da yaşamakta. Savur halkı çok sıcak ve eğitim düzeyi yüksek. Konak'tan sonra ilçeyi gezerek Perili Bahçe adlı restorana gittik. Taze alabalık ızgarayı, meşhur Süryani şarabı ile götürdükten sonra şehre geri döndük

7. gün
Dara
Mardin’in 30 km güneydoğusunda, Mardin-Nusaybin karayolu üzerinde Antik Dara kenti kalıntıları bulunmaktadır. "Dağara" adı ‘Darius’un başkenti anlamındadır.
Bu yerleşim antik kaynaklarda Mezopotamya’nın Efes’i olarak tanınmakta olup, İpek Yolu üzerindeki önemli bir yerleşimdir. Burada yapılan arkeolojik kazılarda ortaya çıkan kalıntıların dünyanın ilk su barajına ait olduğu sanılmaktadır.

http://www.mardinmuzesi.gov.tr/mardinmuzesi/detay.asp?id=79&kategori=KAZILAR

İlçe otogarına minibüs ile gidip Dara'ya giden yol üzerinden otostop çektik. Nüsaybin'e giden bir araç ile yol ayrımına kadar gittik. Ordan Dara'ya 9km vardı. Yaklaşık 5km yürüdükten sonra otostop ile köye vardık. Açıkcası benim pek bir beklentim yoktu, meraktan gittim. Ama bu kadar zahmete değdi. Ayrıca giderseniz su kanallarını ve zindanı görmeden ayrılmayın.

Deyrulzafaran manastırı

Mardin'in 3 km doğusunda, 5. yüzyılda yapılan bir Süryani manastırı ve Süryanilerin önemli merkezlerinden biridir.[1]. Mor Hananyo Kilisesi (Kubbeli Kilise), Azizler Evi (Beth Kadişe), Meryem Ana Kilisesi ve Güneş Tapınağı manastırın önemli yapılarını oluşturur. Manastırın içinde tarihi bir Süryanice İncil ve kutsal taş bulunmakta, ilk tıp fakültesinin burada kurulduğu söylenmektedir. Kurulduğu dönemden kalma mozaikler bugün de durmaktadır. Canlı bir tarih görünümünde olan manastırın en büyük özelliklerinden biri de içinde 52 Süryani patriğinin mezarlarının bulunmasıdır.

Dara'yı gezdikten sonra herhangi bir araç olmadığı için otostop ile deyrulzafaran manastırına gittik. Manastırı bitirdikten sonra Mardin'e dönerek Dilek Sabancı Sanat Galerisindeki 2 sergiyi gezdik.
1.si Batının Gözüyle Doğu Fotoğrafları sergisi
2.si Mardin'de Bir Oryantalist;Marius Bauer" Resim Sergisi

not: malumunuz burda havalar bozuk, elden geldiğince çekiyorum...

Yarın Şanlıurfa'ya gidiyoruz...









iPad 'den Tapatalk aracılığı ile gönderildi

[lionyigit]

8. gün
Otostop ile urfa'ya öğleden sonra vardık.
Balıklı göl, Ayn-i Zeliha, Halilur Rahman Cami, Ulu Cami, çarşıları  ve sokakları gezdik.

9. gün
Harran'a gittik. Kubbe evleri, köyü, Kaleyi, Ulu cami, surları ve üniversiteyi gezdik.
Harran'dan göbekli tepeye gidip orayı da gezdik. Tavsiye ederim çok ilginç ve görülmesi gereken bir yer.
Şansımıza kaldığımız yerde 2 kişi daha buldukta bu günü birlik turu yapabildik.
Tabiki urfa mutfağını helede kebablarını ve tatlılarınıda tatmadan olmaz
Şehirde ve Harran civarında gezecek daha yerler var. Fakat ayırdığımız zaman içinde bu kadar gezebildik.
urfa müzesinin yanındaki mozaik müzesi açık olsaydı gidecektik. kısmet başka zaman inşallah
Yarın Antep'e gideceğiz.

Not: tek tek başlık açmıyorum ama gittiğimiz şehirlerde hiç Pentaxian nın olmadığını varsayıyorum hiç cevap yazılmadığı için (Hatay haric)

8. gun fotolari....









iPad 'den Tapatalk aracılığı ile gönderildi

[lionyigit]

9. gun fotolari




iPad 'den Tapatalk aracılığı ile gönderildi

[haritaci41]

hocam bayadır takip ediyorum bu konuyu. fotoğraflarınız ve açıkjlamalarınız çok güzel. güneydoğu yu her zaman merak ettim bende ve böyle görünce insanın gezmek için daha fazla gidesi geliyor. (şahsen benim için durum öyle )  . balıklı göl harran falan en çok görmek istediğim yerler . bakalım inşallah bir gün bizede nasip olur.
Tekrar elinize sağlık..

[lionyigit]

teşekkürler "haritaci41"

10. gun
urfadan gaziantepe gectik ve biraz mola...
yine couchsurfing yaptık..
Ama gezmeye başlamadan önceki akşam Gaziantep mutfağının lezzetlerini tadalım dedik. Aşine'de Yuvarlama ve Ali Nazik ile başladık (:

11.gün
Gaziantep arkeoloji müzesi restorasyon sebebi ile kapalıydı .
Zeugma Mozaik Müzesi ile başladık. çok büyük ve muazzam bir müze. yaklaşık 2-3 saatinizi ayırmanız gerek hakkı ile gezmek için. sesli rehberi almanızı tavsiye ederim.
http://tr.m.wikipedia.org/wiki/Zeugma_Mozaik_Müzesi
Çıkışta Kebapçı Halil Ustaya gittik. karışık kebap ve küşleme yedik
yemekten sonra zincirli bedesteni bakırcılar çarşısınız gezdik.
Çarşılar çok renkli ve çeşitli. Cam, ahşap, sedef, kutnu ve daha birçok el sanatını görmek mümkün.
 alışveriş yaptıktan sonra İmam Çağdaş'ta baklava yedik.
Emine Göğüş yemek müzesini gezdik. müzenin yanındaki eğitim merkezinde 3 aylık sertifikalı yemek kursu varmış. ama işin komik yanı fiyatı. 200tl ! Arkadaşım MSA deki kursdan sonra gelecek muhtemelen bu kursa
bu kadar gezdikten sonra biraz mola verdik. Tahmis Kahve'sinde zahter ve nargile eşliğinde tavla oynadık
Akşamda yine yerel lezzetleri denedik. Evirgeç adlı restoranda Pirpirim aşı, yenidünya aşı, munbar dolması, zeytinyağlı dolma, sarma ve içli köfte yedik.

12.gün
güne antepin klasik kahvaltısı beyran ile başladık.
tarihi gaziantep evlerini gezdik. Atatürk anı evini gezdik.
Kalenin köprüsü geçenlerde yıkılmış ve yenisi yapılmış. Fakat şuan hazır olmasına rağmen ayın 25inde protokol açılışından sonra ziyarete açılacağından etrafında turlamakla yetindik. Cam müzesini gezdik. Kendirli kilisesine, tütün hanına ve şıra hanına göz attık.
Antepin ilginç yönü adım başı bir baklavacı yada tatlıcı olmasıydı ve geç saatlere kadar açık olmaları.
Yörem adlı restorandı aradık ama maalesef 10 gün önce  iflas sebebiyle kapatmışlar. Lonelyplanet'in 1. sırada önerdiği yerel mutfağa sahip bu restorandın kapanmasına üzüldük
Genelde kebapçı ve dönerici ağırlıklı yemekler olduğundan çoğu restoranda yine Evirgeç i tercih ettik.
Mençe kebap, cacıklı arap köftesi ve etli bamya yedik.
gaziantep'e gideceklere Evirgeç restoranını şiddetle tavsiye ederim.

13.gün
Katmerci Zekerriya ustada katmer ile kahvaltımızı yaptıktan sonra toparlanıp, yola çıktık Hatay'a doğru.
Şimdi Hatay'dayız. yine couchsurfing yaptık. Tıp öğrencisi Yunus'un evinde misafiriz.
Rotayıda değiştirdik.
Hatay - Konya (Mevlana anma günleri sebebi ile) - Kapadokya - Malatya (Nemrut ve ulusal park) ve son olarak Van ile bitireceğiz,
Ama her an değişebilir





Venüs ablamız









parlak şeyleri seviyorum










bazı fotolar çok net olmayabilir affola...


iPad 'den Tapatalk aracılığı ile gönderildi

[lionyigit]

14. gun
Hatay'da ilk günümüze Arkeoloji müzesini gezerek başladık. Müze yetersiz kaldığı için yeni bir binaya taşınma aşamasındaymış. Birçok mozaik yeni binaya taşınmış olmasına rağmen halen bir sürü eser görmek mümkün. Yeni müzenin Reyhanlı'ya giden yol üzerinde ve şehir merkezinden biraz uzakta. Çıkışta Sultan Sofrası'nda Hatay muftağını tatdık.
Kağıt kebabı, Kaytaz böreği, havuçlu pilav, oruk, yoğurt aşı, çeşitli mezeler ve sadece hatay'da bulunan kıtır kabak tatlısı.
Ortodoks, katolik kiliselerini ve camileri gezdik. Çarşıda uzun süre dolaştıktan sonra Kral künefede gerçek künefenin tadına baktık.

15. gün
Havanın biraz bozuk olması ve arkadaşımın rahatsız olması sebebiyle bugünü dinlenerek geçirdik.
yoksa Samandağ'a gidip Titus tüneline gitmekti planımız. Gece Konya'ya yola çıktık ve ertesi günün sabahı şehre vardık.

16. gün
Güneşli bir günle karşıladı Konya bizi
Couchsurfing'den tanıştığımız Tolga'nın evine gidip sırt çantalarını bıraktıktan sonra şehre merkezine gittik. Şeb-i Arüs sebebiyle günlük düzenlenen Anma törenlerine gitmek için internet e-bilet aldık. Gideceklerin bilgisine sadece internetten satış var. Çıktısını almak şart değil, cep telefonundan barkodu okutsanız yeter. Şehir merkezine vardıktan sonra 1400deki tören öncesi yemek için Köşk Konya Mutfağına gittik.
Düğün çorbası (bamya), fırın kebabı, sebzeli közleme kebap ve höşmerim (aslen Balıkesir'e özgü olan fakat konya versiyonu bildiğimiz höşmerim ile alakası yok ama güzel)
Yemekten sonra Mevlana Kültür Merkezine gittik.
Aynı gün bileti aldığımız için en tepede köşede bir yer bulabildik.
Yanımızda görevli sivil polis vardı ve sohbet ederken, sahnedeki fotoğrafçıları sordum. Fotoğraf sanatçı kartı ile sahnede bulunduklarını, istersek bizimde alabileceğimizi söyledi.
Bende gösteriye sınırlı dakikalar varken salondan çıkıp, kartı veren yetkiliden talepte bulundum. sadece ismimi ve tc numarımı sordu ve 2 adet kartı aldım. Ve sahnedeyiz
İlk başta Ahmet Özhan 30-45 dk.lık bir performans sergiledikten sonra, biri bey çıkıp Mevlana hakkında 5-10 dk.lık bir konuşma yaptı. sonra sema programı başladı.
dipnot; gündüz programında 31-32 semacı varken gece programında 41-42 civarında oluyormuş
fiyatlarda haftaiçi/haftasonu ve gündüz/gece olmasına göre farklılık gösteriyor. program yaklaşık 2 ila 2.5 saat sürüyor.
Çıkışta Mevlana müzesine ve türbesine gittik. Giriş anma törenleri süresinde ücretsiz. Çarşıda biraz dolaştıktan sonra akşam yemeği için tiritçi Mithat'a gitmek istedik fakat erken kapatmışlardı.
Bizde Somatçı Fihi Ma Fih restaurantına gittik.
Fihi Ma Fih anlamı: ne varsa içindedir ve aynı zamanda Mevlananın eserlerinden birinin ismidir.
Çok güzel bir yer Konya'ya giderseniz muhakkak gidin.
Nedenine gelelim; Selçuklu ağırlıkta olmak üzere osmanlı, konya ve mevlevi mutfağı var. Ayrıca yemeklerde sıvı yağ kullanmayıp, tarihi yemekleri özüne sadık yapıyorlar. Servis ve sunumda çok güzel.
gelelim yediklerimize
yemek öncesi Sirkencubin ikram ediliyor.
içeriği bal, üzüm sirkesi ve su
dervişlerin aç karna içtikleri bir içecekmiş ve hazmı kolaylaştırıyormuş.
Fihi Ma Fih ve cevizli biber çorbası
yöresel yemeklerden karışık tadımlık bir tabak yaptırdık
Tarhana kavurması, fasulye kavurması, yoğurtlu biber kavurması ve patlıcan kavurması
ana yemek olarakta Bademli köfte ve tava kebabı
tatlı olarakta Somatçı pekmezli ayva tatlısı
ve daha tatmadığımız birçok yemek çeşitleride mevcut..

17. gün
bugün biraz geç çıkıp, Mithat ustanın yerine gittik tirit yemeye.
Açıkcası tiritine tiritine banmaktan ziyade bayıldım desem daha doğru olur
İnce minare müzesi gezdik. Selçuklu mimarisınden güzel örnekler vardı. Aziziye camide görülmesi gereken bir cami.
mimari açıdan çok farklı. Osmanlı, barok ve rokoko stilinde yapılmış bir cami. Çok büyük pencereli ile uzaktan ilk anda kilise izlenimi veriyor. Ama kiliseden camiye çevrilmiş bir cami değil, ilk baştan beri cami olarak tasarlanıp inşaa edilmiş.
Yağmur bastırınca kendimizi Şifa Lokantasına attık. Konya'nın etli ekmeğinden ve arabaşı çorbasından yedik.

hatay muzesinden / eros ile psyche









Konya fotograflarini yakinda paylasacagim...


iPad 'den Tapatalk aracılığı ile gönderildi